Türkiye İhracat Seferberliği Zirvesi Konya’da gerçekleştirildi
Turkuvaz Medya Grubu tarafından düzenlenen, Türkiye İhracat Seferberliği Zirvesi 24 Ekim 2023, Salı günü Konya’da bulunan Taş Bina Kültür Sanat Binası’nda T.C. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat’ın katılımıyla gerçekleştirildi.
Sabah Gazetesi Ekonomi Müdürü ve Köşe Yazarı Dilek Güngör ve A Para Yayın Koordinatörü ve A Haber Ekonomi Müdürü Özlem Doğaner’in açılış konuşmasından sonra gerçekleşen 2024 İhracat Vizyonu ve Yeni Fırsatlar Paneli’nde T.C. Ticaret Bakanlığı Bakan Yardımcısı Ö. Volkan Ağar, ve Konya Ticaret Odası Başkanı Selçuk Öztürk’ü A Para Yayın Koordinatörü ve A Haber Ekonomi Müdürü Özlem Doğaner ağırladı.
Günde 1,5 milyar dolar ihracat yapıyoruz
T.C. Ticaret Bakanlığı Bakan Yardımcısı Ö. Volkan Ağar, 2002 yılından sonra ihracatta müthiş bir atılım olduğunu belirterek “Türkiye 1973 yılında yılda 1 milyar dolar, 1987 yılında ayda 1 milyar dolar ihracat yapan bir ülkeyken, bugünlerde artık günde 1,5 milyar dolar ihracat yapan çok büyük bir ekonomi haline geldi. Dolayısıyla 2024 yılı için de bundan sonrası için de bundan öncesinde olduğu gibi ihracat Türkiye’nin en önemli kalemlerinden birisini oluşturmaya devam edecek” dedi.
Yıl sonu hedefi 255 milyar dolar
Ağar, dünyanın zorlu bir süreçten geçtiğini, Avrupa’da daralan talep ve resesyon beklentisinin ihracat üzerinde bir gri alan oluşturduğunu kaydederek, “Genel olarak dünyadaki ticaret hacmindeki aşağı doğru büyüme oranı revizeleri bir gri alan oluşturuyor. Ancak Türkiye her zaman bu tür gri alanlardan güçlenerek ve fırsat yaratarak çıkmış bir ülke. Bu anlamda da bizler dünya konjonktürünü de dünya ekonomisini de yakından takip ederek katma değerli, inovasyona ve AR-GE’ye dayalı ürün ve pazar çeşitlendirmesiyle bu büyümeyi 2024 yılında da sürdüreceğiz” diye konuştu.
Depremi yaşayan illerde ihracat kaybı 6 milyar dolar
Geçtiğimiz yıl 254,2 milyar dolar olan ihracat rakamımızın, bu sene sonunda 255 milyar dolar olmasının hedeflendiğini ifade eden Ağar, “Dünyada yaşanan tüm bu olumsuzluklara rağmen Türkiye ihracatta bir geriye gidiş yaşamadı. Ayrıca Türkiye’nin 11 ilini kapsayan, dünyada bin yılda bir yaşanan çok büyük bir afet yaşadık. 10 milyonu aşkın insanımızı ve 11 vilayetimizi çok ciddi etkiledi. Bu iller Türkiye’nin tekstil,
kimya, tarımsal gıda ürünleri sanayisinin olduğu çok büyük ihracatlar yapan illerimizdi. Bu illerimizde şubat ile eylül arasındaki ihracat kaybının 6 milyar dolar olduğunu tespit ettik” diye konuştu.
Dış ticaret istatistikleri faaliyet bazlı açıklanacak
Sözlerine Konya’ya parantez açarak devam eden Ağar, “2022 yılında 3,3 milyar dolar ihracat hacmine ulaşan Konya’nın bu sene Ocak-Eylül döneminde 2,4 milyar dolarlık ihracatı var. Ancak Konya çok önemli dış ticaret fazlası veren bir şehir. Bu noktada Konya’da ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 230’lar civarında. Konya gibi diğer şehirler de dış ticaret fazlası vermeli ve Türkiye de dış ticaret fazlası veren bir ülke haline gelmeli. Konya’da 2002 yılında 519 tane ihracatçı firma varken, bugün bu sayı 3 bin 609’a yükseldi; 125 ülkeye ihracat yaparken, bugün 185 ülkeye ihracat yapar hale geldi. Dolayısıyla bu yönde Konya ilimize tebriklerimizi sunuyoruz” dedi.
1 Ocak 2024 tarihinden itibaren dış ticaret istatistiklerinin faaliyet bazlı da açıklanmaya başlayacağını müjdeleyen Ağar, Konya’daki tesislerin 3,3 milyar dolarlık ihracatı olduğunun, ancak faaliyet bazlı (Konya’da üretilen ürünlerin ihracatı) ölçümlendiğinde 3,9 milyar doları bulduğunun örneğini verdi.
2028 yılı ihracat hedefi 375,4 milyar dolar
Türkiye’nin aynı zamanda önemli bir hizmet ihracatçısı olduğunu hatırlatarak konuşmasına devam eden Ağar, 2022 yılında 89 milyar dolarlık hizmet ihracatıyla ülkemize 345 milyar dolarlık döviz geldiğini ve 49,6 milyar dolarlık ihracat fazlası verildiğini belirtti ve sözlerini sürdürdü:
“Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan geçen ay orta vadeli program hedeflerini açıkladı. Bu noktada Türkiye 2023’te 255 milyar dolar, 2024’te 267 milyar dolar, 2026 yılında ise 302,2 milyar dolarlık ihracat hedefi ortaya koydu. 2028 yılında 375,4 milyar dolarlık mal ihracatı hedefimiz var. Hizmet ihracatımız için de 2028 yılında 200 milyar dolarlık hedefimiz olacak inşallah. Ülkemizin dünya ticaretinden aldığı pay yüzde 1,03. Biz bu payı 2028 yılında yüzde 1,3’e yükseltmeyi, KOBİ’lerin ihracattaki payını yüzde 32’ye yükseltmeyi hedefliyoruz. Öte yandan e-ihracatla ilgili çok özel çalışmalarımız var. İnşallah önümüzdeki yıl içerisinde milli bir e-ihracat platformunu hayata geçireceğiz. E-ihracatın toplam ihracat içindeki yüzde 1,5 olan payını 2028 yılı içinde yüzde 10’a yükseltmek istiyoruz. Orta ölçekli ürün ihracatı payını ise yüzde 50’ye yükseltmek istiyoruz. Türkiye ihracatının üçte ikisini çok yakın coğrafyasına yapıyor. Biz şu anda belirlediğimiz uzak ülkeler stratejisiyle 18 uzak ülkeye ve bu çerçevede hem uzak ülkeler hem de İslam Ülkeleri İşbirliği Teşkilatı üyesi 57 ülkeye yönelik özel çalışmalarımız var.
2024 için son derece umutluyuz
Aynı zamanda e-ihracat konusunda ihracatçılarımızın bilgilendirilmesi amacıyla daha önce faaliyete geçirdiğimiz kolay ihracat platformunu şimdi e-ihracat için de yapıyoruz.
Bu noktada çok önemli bilgiler sunan yapay zeka algoritmalarıyla ihracatçılarımızın hizmetine sunulan bir platformu da hayata geçireceğiz. 2024 için beklentilerimiz son derece umutlu. Hangi ülkelere hangi ürünlerle gideceğimizi biliyoruz. Dünyadaki bu olumsuz konjonktüre rağmen 2024 2023’ten daha iyi olacak.”
Finansmana erişim arttı
Volkan Ağar, ihracatçının finansmana erişiminin arttığına işaret ederek şunları söyledi: “İhracatçının en büyük arzusu finansman. Ancak enflasyonun artış hızı düşüyor. İnşallah önümüzdeki yıllarda enflasyonda ciddi düşüşlere şahitlik edeceğiz. Bu politikalar izlenirken T.C Merkez Bankası tarafından politika faiz oranı sürekli olarak güncellenerek yükseltildi. Haziran öncesi dönemde politika faiz oranının düşük olması hasebiyle bankalar kredi verme noktasında gönülsüz davrandılar. Ancak haziran dönemi sonrasında politika faiz oranlarının yükseltilmesiyle birlikte ihracatçıların finansmana erişimi bankalar tarafından kredi musluklarının biraz daha açılmasıyla fazlalaştı. Ancak bu defa da şöyle bir serzeniş oluşmaya başladı; yüksek faiz oranları. Bu noktada da Bakanlığımız, Hazine ve Maliye Bakanlığımız, Merkez Bankası kafa kafaya verip ihracatçının yüksek faiz noktasındaki şikayetini nasıl bertaraf edebiliriz diye çalışmalar yaptık. Ve T.C Merkez Bankası kaynaklı kredilerde yüzde 31’ler seviyesinde finansmana ulaşabiliyor. Burada Eximbank ihracatçımızın en büyük destekçisi. Türkiye’deki ihracat kredilerinin yarıya yakını Eximbank tarafından ihracatçılarımızla buluşuyor. 41 milyar dolar kredi hacmine ulaşacak Eximbank. Şu anda 29,7 milyar dolar. Geçen sene 45 milyar dolardı. Eximbank’ın geçtiğimiz aylarda öz sermayesi 6,8 milyar TL’lik ilave sermaye sağlandı. Bu da ekstra kredi yaratma maliyeti verdi. Dolayısıyla Eximbank çok önemli çalışmalara imza atıyor. İkinci bir konu; kredi var ama ihracatçının kredi alacak teminatı yok. Bu noktada nasıl bir kefalet kuruluşu kurulabilir diye iki yıl önce kafa yormaya başlamıştık. Ve geçtiğimiz günlerde ikinci yaşını dolduran İGE AŞ bu konudaki eksikliği büyük ölçüde giderdi. Artık ihracatçının sadece ihracata hizmet eden bir kefalet kurumu var. İhracatçı birlikleri ve Türkiye İhracatçılar Meclisi’yle birlikte bu gücü sağlıyor ve öz sermayesi çok güçlü. 150 milyar TL’lik kefalet yaratma potansiyeli olan bir kuruluş. İGE AŞ iki yılda çok büyük yol aldı. 2023’te 40 milyar TL’yi aşkın kefalet sağladı. Çok ciddi bir bilgi işlem altyapısıyla 10 bini aşkın firmaya kefalet sağladı. Dolayısıyla hem kredi hem kefalet ayağı şu an sinerji içerisinde işliyor. Ayrıca Kobilerin kredi limitleri artırıldı.”
22 senede 30 misli artış var
2024 İhracat Vizyonu ve Yeni Fırsatlar paneli Konya Ticaret Odası Başkanı Selçuk Öztürk’ün şu sözleriyle devam etti:
“Biz 2001 yılında Türkiye ihracatının 1000’de üçünü yapıyorduk, bugün yüzde 1,7’sini yapmaya başladık. Dışarıdan bakıldığında en büyük yargı şudur ki ihracatımızın tarım ve gıda ürünlerinde olduğu düşünülür. Ancak Konya’nın ihracatının yüzde 32’si makine ve aksamlarıdır, ikinci önemli kalem yüzde 18 ile otomotiv yedek parçadır. Bu kapsamda 180’den fazla ülkeye ihracat yapıyoruz. Anadolu’ya inanılması, yatırım yapılması, bizleri bu noktaya getirdi. Gelecek yıllara dönük olarak da Konya ihracatını artırarak devam edecek. 2024 yılını da ihracat artışıyla kapatacağız. Bu anlayışla ve yönetimle ülke devam ederse gelecek 10-15 yıl Türkiye’nin üzerinde ihracat artışı gerçekleştireceğimize inanıyorum. Gelecek 20 yılda Türkiye ihracatından daha fazla artış gerçekleştireceğimize inanıyorum.”
Cumhurbaşkanımız Anadolu’ya inandı ve Anadolu da bunun karşılığını veriyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’nın Anadolu’ya inandığını ve Anadolu da bunun karşılığını verdiğini söyleyen Öztürk, “Bizim en önemli görevimiz ihracatı artırmak. 200 yıldır dış ticaret açığı veren bir ülkenin sürekli olarak ekonomideki dalgalanmalara baktığımızda döviz bazlı ekonomik dalgalanmalar yaşayan bir ülkede bu hepimizin görevi. Ticaret Bakanlığımızın desteğiyle birçok organizasyon yapıyoruz. Bakan yardımcımızın ifade ettiği Türkiye’nin en büyük ihracat yaptığı yer yakın ülkeler ancak uzak ve güçlü pazarlar var. Özellikle Güney Amerika ve Kuzey Amerika pazarına çalışıyoruz. Uzak pazarlarda daha ilginç fırsatlar, daha makul fiyatlar var. Tüm bunları değerlendiriyoruz. Ortadoğu’daki gerilim elbette sektörümüzü etkiliyor ama bu dünyada bu krizler hiç bitmeyecek ve bizim coğrafyamızın olduğu 4 saatlik mesafede hiç bitmeyecek. Sözü gelmişken İsrail’in yaptığı bu katliamı kılıyor ve vefat edenlere Allah’tan rahmet diliyorum. Elbette etkileniyoruz ama olumsuz hadisede iki yöntem var. Oturup ağlayacak mıyız? İş adamıyız, ticaret yapmak zorundayız. Bizim görevimiz bu ülke için 1 dolarsa o 1 doları alıp getirebilmek, minimum ithalat ve maksimum ihracat rakamlarına ulaşmak. Bu etkileri konuşmak yerine başka işler yaparak aşmaya gayret ediyoruz. Bu yeni dönemde e-ihracat konusunda da dış ticaret fazlası vereceğimize inanıyorum.”
Biz iş insanıyız, oranlar düşsün isteriz
Konya Ticaret Odası Başkanı Selçuk Öztürk ihracatçının finansmana ulaşmasında problem olmadığını belirterek “Ama biz oranlar düşsün isteriz, iş insanıyız, daha iyisini talep etmek, istemek ve iş adamlarının buluştuğu bir oda olarak üyelerimiz için daha iyisini istemek durumundayız. Genel anlamda yaklaşımları çok olumlu buluyoruz. Kefalet konusuyla ilgili de teşekkür ediyorum, ama Konya’da bir miktar yaygınlaştırmamız gerektiğine inanıyorum” dedi.
Zirvede “Türkiye’nin potansiyeli ve ihracatın finansmanı” başlıklı ikinci panel Sabah Gazetesi Ekonomi Müdürü ve Köşe Yazarı Dilek Güngör moderatörlüğünde gerçekleştirildi. Panelde T.C. Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Mehmet Ali Kılıçkaya, Türk ihraç ürünlerinin promosyon ve tanıtımından sorumlu olduklarını söyleyerek, mevzuatın yönetilmesinin de görevleri arasında bulunduğunu kaydetti. Kolay ihracat platformunun ihracatçının karşısına yapay zeka destekli harita çıkardığını böylece hedef pazarlar ve müşterilerin görülebildiğini vurgulayan Kılıçkaya, ihracat destek ofislerinin ise odalar ve borsalarla beraber yürütüldüğünü bilgilerin ihracatçılara sunulduğunu belirtti. Kılıçkaya, dış ticaret seminerlerinin de her ilde yürütüldüğünü yılda en az 20 bin ihracatçı ve gönüllünün bu eğitimlerden faydalandığını vurguladı. Tüm imkanların seferber edilerek firmaları doğru yönlendirme ve bilgilendirmeye çalıştıklarını söyleyen Kılıçkaya, tüm bunların ötesinde ihracatçıya nakit hibe destekleri olduğunu kaydetti.
17 bin firma desteklerden yararlandı
Kılıçkaya 17 bin tane firmaya yılda bu destekleri verdiklerini dile getirerek destek ayrıntılarını şöyle anlattı: “Yeni nesil desteklerle ihracatçının karşısına çıktık geçen yıl ve bu yıl çok yoğun kullanmaya başladık. Adım adım ihracat kapsamında destekleri sunuyoruz ve adım adım şirket öncelikle markasını tescil ettiriyor, ona destek oluyoruz, pazara giriş belgeleri sırasında destekliyoruz, sağlık sektöründe özellikle ruhsatlandırma klinik çalışmaları mevzuata aldık. Böylelikle hazırlık aşamasını destekledik. Ardından pazar araştırması aşamasında devreye giriyoruz. Fuar, konaklama desteği veriyoruz. Bu alanda yılda 1500’ün üzerinde destek veriyoruz. İhracatçı birlikleriyle bu destekleri sahada uyguluyoruz. Sonraki adım yurtdışında şirket marka satın almak. Hukuki ve mali danışmanlık giderlerini destekliyor, alım gerçekleşirse kredi faizine de destek veriyoruz. Bir sonraki adım da küresel tedarik zinciri yetkinlik desteği. Sonraki adım pazarda kalıcı hale gelmek için ofis, mağaza açılmalara destek veriyoruz. Her ülkede en az 4 yıl bu destekleri kullandırıyoruz. Tanıtım desteği de veriliyor elbette. Marka tescili de oldukça önemli. Eximbank ile birlikte SİR desteğimiz var. Eximbank’ın alıcı kredilerinde OECD ülkeleri arasındaki en düşük faiz oranı ile mevcut faiz oranı arasındaki farkı biz bakanlık olarak destekliyoruz. Diğer Eximbank ile destek paketimiz sigorta tanzim desteği. Tasarım ürün geliştirme desteğimiz de bulunuyor. Bu bir merdiven en tepesinde marka ve Turquality programımız var adım adım firmaları bu tarafa yönlendirmeye çalışıyoruz. Marka ve Turquality ile belli bir kurumsal yapıya ve olgunluğa kavuşmuş firmaları destekliyoruz. 300 tane firma var bu firmaları da dünyanın en önde gelen firmaları arasına sokmayı hedefliyoruz.”
Destek paketi 20 milyar liraya çıkarılacak
Geçen yıl bir açılım daha yaptıklarını KOBİ’ler uygun bir danışman firma ile çalışırlarsa bu alanı da kolaylaştırdıklarını söyleyen Kılıçkaya, ihracatçılar konsorsiyum kurmak isterlerse de güçlü bir destek verdiklerini dile getirdi. Kılıçkaya, tüm bunların bireysel destekler olduğunu işbirlikleri marifetiyle de URGE gibi destekler verdiklerini kaydetti. E-ihracat paketi ile de spesifik olarak dijital pazarlama, sipariş karşılama, lojistik, teslimat süreçlerinin desteklendiğini ifade eden Kılıçkaya, bunlara ilişkin de kapsamlı şekilde hazırlanan rehberlerin bulunduğunu da vurguladı. Kılıçkaya son olarak tüm bu adımları prefinansman ile geliştirmek istediklerini söyleyerek finansman sıkıntısı çeken firmalara yönelik destekle finansmanı birleştiren uygulamayı İGE ve Eximbank’ın sayesinde hayata geçirdiklerini belirtti. Destek paketi miktarının bu yıl 10 milyar lira iken gelecek yıl 20 milyar liraya çıkacağını belirten Kılıçkaya bu yıl 17 bin civarında firmanın bu desteklerden yararlandığını belirtti.
25 milyar dolarlık ihracat alacağı güvencede
Türk Eximbank Genel Müdürü Ali Güney, Türkiye’nin tek resmi ihracat destek kuruluşu olduklarını belirterek nakdi ve ihracat alacak sigortası, alıcı kredileriyle desteklediklerini belirtti. Türkiye’den yapılan mal ve hizmet ihracatının düzenli artışını sağlayarak ülkenin cari açık meselesine kalıcı çözüm üretme yoluna katkıda bulunmak istediklerini belirten Güney, 23 il, 11 irtibat bürosu ve 3 bölge müdürlüğü ile yürüttüklerini kaydetti. Güney şu bilgileri verdi: “Eximbank olarak toplam ihracat desteklerimiz geçen yıl 45 milyar dolar. 20 milyar doları nakdi kredi desteği, 25 milyar doları da ihracat alacak sigortası desteği idi Eximbank olarak nakdi kredi desteklerinde Türkiye’nin ihracat kredilerinin yarısına yakınını kullandırıyoruz. Bilanço büyüklüğüne bakınca bankanın aktifleri içinde kredinin payı yüzde 87. Tüm fonlama imkanlarımızı ihracatçının desteğine sunmuşuz. Bu oran bankacılık sektöründe yüzde 55’ler seviyesinde. Kredi büyüklüğü olarak Türk bankacılık sektöründe 8’inci sırada bulunuyoruz kalkınma yatırım bankası olarak en büyük kredi hacmine sahibiz. Alacak sigortası alanında Türkiye’nin uzak ara en büyük kurumuyuz. 25 milyar dolarlık vadeli ihracat alacağını güvenceye aldık. Herkes finansmana erişimden bahsediyor ama alacak sigortası ihracatın artması ve farklı pazarlara yayılması için çok önemli ürün. Son jeopolitik riskler de alacak sigortasının ne kadar önemli olduğunu gösterdi.”
BAE’den 3 milyar dolarlık kaynak son aşamada
Eylül sonu itibariyle 30 milyar dolarlık desteğe ulaştıklarını bunun 13,3 milyar dolarının nakdi kredi desteği 16.7 milyar dolarının da ihracat alacak sigortası desteği olduğunu belirten Güney, yılı 41 milyar dolar ve yukarısında kapatacaklarını dile getirdi. Gelecek yıl özellikle TCMB’nin reeskont kredilerindeki günlük limiti 10 kat artırmış olmasının nakdi kredi desteğinin daha yüksek olacağını gösterdiğini söyleyen Güney, şöyle konuştu: “Bizim stratejik hedefimiz de TCMB reeskont kaynağına bağımlılığı azaltarak kendi kaynaklarımızla fonlamaları çeşitlendirmek. Bu alanda çok da başarılı olduk. Yurtdışı sermaye piyasalarından en fazla fonu Türkiye’ye getiren banka Eximbank. 9 milyar dolarlık kaynağı Türkiye’ye getirdik yenileyerek devam ettiriyoruz. Bugün de bir tahvil ihracımız söz konusu. Önümüzdeki sene sürdürülebilirlik temalı fonlara erişim noktasında ciddi çalışmalarımız var. Sürdürülebilir temalı 1,5 milyar dolarlık kaynağın 1 milyar doları EBRD’den, 500 milyon dolara yakını Asya Altyapı ve Kalkınma Bankası ile Körfez bölgesindeki kurumlardan sağlanacak. Türkiye’ye getirilmesi için görüşmelerimiz başladı. Önümüzdeki sene getirip ihracatçının yeşil dönüşümde yapacağı yatırımları desteklemek üzere bu kaynakları kullanacağız. 10 milyar dolar üzeri tüm kredi başvurularını sürdürülebilirlik aşamasında değerlendiriyoruz. Şirketin karbon, emisyon salınımlarını hesaplıyoruz sınırda karbon vergisini hesaplıyoruz.”
Birleşik Arap Emirlikleri ile görüşmeleri neredeyse tamamlanma noktasına gelen 3 milyar dolarlık kaynağın da Eximbank üzerinden geleceğini vurgulayan Güney, 2024 yılının ihracatçının finansmana erişimi için çok daha iyi bir yıl olacağını dile getirdi.
Hedef ihracat kredilerinin payını yüzde 18-20’ye çıkarmak
İhracatı Geliştirme A.Ş. (İGE) Genel Müdürü Kasım Akdeniz, ihracatçı KOBİ’lerin ne kadar önemli olduğuna işaret ederek şunları söyledi: “İhracatın artırılabilmesinin koşulu finansman. Büyüme ihracata muhtaç ihracat da finansmana muhtaç. İhracatı yeterince desteliyor muyuz? İhracatın GSYH’ye katkısı yüzde 38. İhracatın bankacılık sektöründe toplam kredilerinden aldığı pay sadece yüzde 13. Yüzde 13’ün yüzde 5-6’lık kısmı sadece Eximbank tarafından gerçekleştiriliyor. Toplam kredilerinin Eximbank’ı çıkarırsak yüzde 7-8’i ihracatın finansmanı için kullandırılıyor. Hazine kefaletiyle kredilerde de oran yüzde 15. İGE’nin varlık amacı bu tabloyu değiştirmek ve bankacılık sektöründeki ihracat kredilerinin payını yüzde 18-20’lere çıkarmak. Kredi vermiyoruz ihracatçılar lehine kefalet vererek riski azaltarak bankacılık sektöründe daha fazla elindeki fonu ihracata yönlendirmesini sağlamaya çalışıyoruz. Ayrıca ihracat kredileri içinde ihracatçı KOBİ’lerin payını artırmak da ikincil amacımız. Kefaletlerle ihracatçının finansmana erişimini kolaylaştırmayı maliyetini azaltmayı sürdürülebilir kılmayı hedefliyoruz. Tamamen elektronik ortamda İGE kefaletiyle kredi kullandırma süreci. İhracatçı İGE kefaletiyle kredi kullanmak istediğinde yapacağı şey bankasına başvurmak. Banka öncelikle kendi kredi politikaları açısından başvurunun uygunluğunu değerlendiriyor uygunluğuna karar verirse belirli veri setiyle bu başvuruyu elektronik ortamda İGE’ye yönlendiriyor. TBB risk merkezi, GİB, Ticaret Bakanlığı verileriyle ihracatçıya bir kredi notu veriyor ve bu kredi notunun yer aldığı otomatik destek sisteminden geçiriyor ve kefalet verme kararını birkaç saniye içinde tamamlıyor. Kabul ya da ret deyip bankaya bildiriyor. Kabul olan ihracatçı için banka kredisini kullandırıp İGE’ye bildiriyor. Başvurunun neden ret ya da kabul olduğu da kayıtlarda bulunuyor.”
Toplam 45.6 milyar liralık krediye kefil olundu
Akdeniz çok güçlü bir özkaynakları olduğunu kefalet üretimini bir özkaynak ile ikinci olarak da Hazine kaynağından ürettikleri kefaletler bulunduğunu, 150 milyara yakın özkaynağa sahip olduklarını söyledi. Akdeniz, şu bilgileri verdi: “2021 Kasım ayında kurulduk. Mart 2022’de ilk kefaleti verdik ve Eximbank ile yaklaşık 47 milyar liraya yakın kredi potansiyeli yaratan bir işbirliği yaptık. Bu pakete yönelik 7567 firma Eximbank’a başvurdu, 35,8 milyar liralık başvuru yapıldı. 7219 firmanın 34,3 milyar liralık kredisine kefil olduk. Bunun 30,1 milyar lirası fiilen kullandırıldı ve sadece 1 firmanın ödeme problemiyle karşılaşıp tanzime gittiğini açıkladı. Diğer bankalarla Aralık 2022’de bir paket hazırladık ve toplamda 25 milyar liralık kredi hacmi yaratıldı. Bu pakete 5278 firma başvurdu, 3700 firmanın başvurusu kabul edildi, 11,2 milyarlık kredi hacmi yaratıldı. Toplamda Eximbank ve diğer bankalar olarak 11 bin firmanın 45,6 milyar liralık kredisine kefil olmuş durumdayız. 40 milyarlık kısmı fiilen kullandırıldı 5 milyarlık fark evrak hazırlama sürecinde. Bunlar kendi özkaynağımızla yarattıklarımız. Nisan 2023’te Hazine ile yaptığımız anlaşma kapsamında 26 milyar liralık kredi hacmi yaratıyoruz. Son üç haftada 563 firma için 2,3 milyar liralık Hazine tarafından başvuru geldi, 363 firmanın 1,4 milyar liralık kısmı kabul ettik. Bankaların kredi kullandırma iştahıyla ilgili süreç yukarıya doğru çıktıkça buradaki rakamların da arttığını göreceğiz.”
Yeşil dönüşüm için yeni paketler açıklanacak
Akdeniz, yeni paket hazırlıkları bulunduğunu ve şu anda ihracatın önündeki en büyük tehditlerden birinin yeşil dönüşüm olduğunu kaydederek bankalarla ve genel olarak sektörle bu alanda çok yoğun çalıştıklarını Akbank ile bu kapsamda bir paketi devreye aldıklarını sırada Yapı Kredi’nin bulunduğunu söyledi. Deprem bölgesinde ihracatçılara yönelik paketleri de bulunduğunu dile getiren Akdeniz, Eximbank’ın yeşil dönüşüm kaynağının arkasına İGE’nin kefaletini koyarak bu kaynağı ihracatçılarla buluşturmak istediklerini vurguladı.
İhracat, depreme ve küresel risklere rağmen rekorlar kırıyor
A Para Yayın Koordinatörü ve A Haber Ekonomi Müdürü Özlem Doğaner açılış konuşmasına Türkiye ekonomisinin sürdürülebilir büyümesinin olmazsa olmazlarından birinin ihracat olduğunu vurgulayarak başladı ve şu ifadelerle devam etti:
“Depreme, küresel risklere rağmen rekorlar kıran bir ihracatla karşı karşıyayız. Bunun için de itinayla ve seferberlikle ihracatın daha da büyümesi için bunun üzerinde durmamız gerekiyor. Konya da ihracat ailesinin en önemli üyelerinden birisi olarak Türkiye ihracatına büyük katkı veriyor. Burada ihracat seferberliğinin bir kez daha altını çizmek, bundan sonra da Konyalılarla birlikte Türkiye’nin büyümesine nasıl katkı sağlayabileceğimizi konuşmak için buradayız.
Sabah Gazetesi Ekonomi Müdürü ve Köşe Yazarı Dilek Güngör ise “Bu zirve bizim Turkuvaz Medya olarak ihracat seferberliği zirvelerimizin 9.’su. İhracatla büyümenin öneminin farkındayız. Geçen yıldan bu yana Anadolu illerimizi dolaşıyoruz ve ihracatın önemini anlatıyoruz. Bu çorbaya biz de tuz ekebiliyorsak ne mutlu bize.” dedi.